Nelere Gülüyoruz?
HAYAL PERDESİ - Festival 12.04.2014

Nelere Gülüyoruz?

 
İstanbul Modern, 11 Nisan’da “Bu İkiliye Dikkat” söyleşi serileri kapsamında Onur Ünlü ve Melikşah Altuntaş’ı ağırladı. “Nelere Gülüyoruz? – Türk Sinemasında Komedi” başlıklı söyleşi bir buçuk saati bulan keyifli bir sohbet havasında gerçekleşti.
 
Söyleşinin ana eksenini, Türkiye’de ana akım komedi filmlerinin durduğu yer ve buna alternatif bir mizah anlayışının geliştirilmesinin gerekli olduğu meseleleri teşkil etti. Melikşah Altuntaş’a göre ana akım komedi sineması belli bir kanalda sıkışmış durumdadır. Çoğunlukla bu filmler, yaptığı şeyi beceremeyen, seyircinin kendi eksiklikleri üzerinden bağ kurabildiği tek bir kahramanla karşımıza çıkmaktadır. Fakat yeni jenerasyonun kendi mizah anlayışıyla birlikte gelmesi bu türe alternatif bir komedi sinemasının önünü açmaktadır.
 
Onur Ünlü söze, filmlerinde komik şeyler olduğunu fakat kendisinin komedi filmi çekmediğini ifade ederek başladı. Konuşmasının devamında komedi ve acının yakın ilişkisine değindi. Ünlü’ye göre humor dediğimiz şeyde acı vardır. Dünyada neden var olduğumuzu anlayamama hali, yalnızlığımız bize acı verir ve bunun üstesinden gelme çabamızla birlikte humor açığa çıkmaktadır. Recep İvedik çok yalnız bir adamdır ve bu yalnızlık ona manyakça şeyler yaptırır -aynı Travis Bickle gibi. Ayrıca Ünlü’ye göre Recep İvedik karakteri, mesela bazı Kemal Sunal tiplemelerinden daha sahici ve daha nettir, çünkü neyi düşünüyorsa onu söyler, onu yapar.
 
Ünlü, absürt komediyle ilgilendiğini fakat kendisinin absürt komedi yapmadığını söyledi. Absürt kelimesinin karşılığının “uyumsuz” olduğunu, bunun bizim geleneğimizde karşılığı olarak şathiye örneğini verdi. Bu türün getirdiği humor, acıdan kurtulmak için gerçeğin bize sunduğu bir olanaktır.
Aristo’ya atıfla Ünlü, komedinin trajedi içermediği için küçümsendiğini, bugün de aynı algının devam ettiğini söyledi. Bu yüzden yönetmenler komedi ile anılmaktan çekinmektedir. Bunun high art - low art ayrımıyla bir alakası vardır. High art kategorisine giren sanat filmleri, düşük kabul edilen komedi türünden daha fazla itibar getirmektedir yönetmenlere.
 
Yeşilçam geleneğine yaslanan bugünün filmlerinin neden çok izlendiği sorunsalına değinen Altuntaş, bu tarz sinemanın kitle sineması olduğunu ve bu kitlenin istekleri doğrultusunda ilerlediğini ifade etti. Ticari kaygılarla çekilen filmlerin sinemamız adına umutsuzluğa sebebiyet verdiği bir ortamda alternatif üretimin zorunluluğundan dem vurdu.
 
Son olarak komedi türünün dramaturjisinden bahseden Ünlü, bu türdeki bir filmin güldürmek üzerine kurulduğunu ve bunu yapmanın belli kuralları olduğunu söyledi. Fakat mizahın bu türle sınırlı kalmadığını, komedi filmi yapmayan Nuri Bilge Ceylan gibi bir yönetmenin bile filmlerine komik unsurlar yerleştirebildiğini ifade etti. Fakat bunu gerçekleştiren yönetmenin ve muhatabı olduğu seyircisinin özel bir mizah anlayışına sahip olmaları gerektiğini işaret etti.
 
Bir hatırlatma; İstanbul Modern’de söyleşiler kayıt altına alınıyor ve kütüphanede dinlenebiliyor. Vakit ayırmaya değer. (Nihal Şen)
ARKADAŞINA GÖNDER:
Ad Soyad:
Email Adresiniz:
Arkadaş(lar)ınızın Email Adresi:

birden fazla email adresi yazacaksanız boşluk ile ayırmalısınız.
NOTUNUZ:
Bilim ve Sanat VakfıKüre YayınlarıKlasik Yayınlarıİstanbul Şehir Üniversitesi
Hayal Perdesi © 2010 - hayalperdesi@hayalperdesi.net Yayımlanan malzemenin bütün hakları Hayal Perdesi’ne aittir. Kaynak göstererek alıntılanabilir. Yazıların sorumluluğu yazarlarına, reklamların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir..