Turkuaz Sinema Günleri Sona Erdi
HAYAL PERDESİ - Gündem 28.02.2014

Turkuaz Sinema Günleri Sona Erdi

 

Seçkisindeki güzel filmler ve Asya’nın farklı köşelerinden gelen konuklarıyla dikkat çeken Turkuaz Sinema Günleri’nin sona erdi.

 

Festivalin son gününde “Türk Dünyası Sineması” başlıklı bir panel düzenlendi. Türk dünyasından sinemacıların ve Osmangazi Üniversitesi öğrencilerinin katılım gösterdiği panelin konuşmacıları sinema yazarı ve sinema günleri yönetmeni İhsan Kabil, Türkmen yönetmen Hocakulu Narlıyev, Kazak yönetmen Satibaldi Narimbetov ve Uygur oyuncu-yönetmen Firdevsi Azizi oldu.

 

İhsan Kabil panelin başında seçkideki filmlerin ortak kültür ve duygularımızı yansıttığına dair kısa bir açılış konuşması yaptı. Kabil’den sonra sözü alan Hocakulu Narlıyev Türkmenistan’daki sinema hayatı hakkında konuştu. Sovyetler Birliği döneminde para için değil mana için film yapıldığını belirten Narlıyev, bugün gişeye hizmet etmeyen bir film gerçekleştirmenin zorluğunu vurguladı. Türkiye ile uzun yıllar iletişim kuramadıklarını, çekilen filmleri çok sonra izlediklerini ancak gönül bağını hep taşıdıklarını dile getirdi. Yeniden güzel filmleri çekebilmek için tarihin yol göstereceğini söyleyen Narlıyev, bu tür festival ve alışverişlerin önemine değindi. Bu sene içinde Kayseri, Malatya, İstanbul ve Kazan’da Türk dünyasının filmlerini buluşturacak organizasyonlar üzerinde çalıştıklarını müjdeledi. Ayrıca hem Türk cumhuriyetlerinde hem de dünyada büyük bir değer olan yazar Cengiz Aytmatov’un eserlerinden uyarlanan filmleri daha önce Bişkek’te yapılan bir organizasyonda bir araya getirdiklerini, bu seçkinin de yeni seyircilerle buluşmasını arzuladığını da sözlerine ekledi.

 

Narlıyev’den sonra sözü alan ve Narlıyev için “o bizim ustamız, aksakallımızdır” diyen Satibaldi Narimbetov, Sovyetler Birliği döneminde bu tarz buluşmaları hayal etmenin bile imkânsız olduğunu dile getirdi. Birbirimizi sinema üzerinden tanıyabileceğimizi ve bu sayede yaklaşabileceğimizi belirtti. Bugün bütün dünyada ve tabii Asya'da Batı kültürünün egemen olduğunu söyledi. Bütün dünya birleşip küreselleştirken bizlerin de Türk dünyasını birleştirmemiz gerektiğini vurguladı. Filminde hayat hikâyesini anlattığı Mustafa Şokay'ın en büyük hedefinin Türkistan Cumhuriyetini kurmak olduğunu hatırlatarak, bugün bize düşenin onun hayalini sinema üzerinden yapmak olduğunu ifade etti.

 

Doğu Türkistan’dan gelen bir diğer sinemacı Firdevsi Azizi dili ve gönlü bir olan halkların birbirinden ayrı düşünemeyeceğini söyledi. Genç Uygur sinemacıların tarih ve kültürüne uzak işler yaptıklarından yakınan Azizi, onlara bu tarihi öğretecek filmlerin de artık çekilmediğini dile getirdi. Kendisinin bu tür projeler üzerinde çalıştığını belirten yönetmen, Kaşgarlı Mahmut hakkında yazdığı bir senaryoyu da Türkiye ile ortak yapım olarak hayata geçirmek istediğini ifade etti. Türk dünyasından sinemacıları buluşturacak bir vakıf kurulmasını, dahası ortak bir film endüstrisi oluşturulmasını, fonlar kurulmasını arzuladığını da sözlerine ekledi.

 

Turkuaz Sinema Günleri umulur ki yakın bir gelecekte daha büyük sinema olaylarının başlangıcı, tohumu olarak hatırlanır.(Aybala H. Yüksel)

ARKADAŞINA GÖNDER:
Ad Soyad:
Email Adresiniz:
Arkadaş(lar)ınızın Email Adresi:

birden fazla email adresi yazacaksanız boşluk ile ayırmalısınız.
NOTUNUZ:
Bilim ve Sanat VakfıKüre YayınlarıKlasik Yayınlarıİstanbul Şehir Üniversitesi
Hayal Perdesi © 2010 - hayalperdesi@hayalperdesi.net Yayımlanan malzemenin bütün hakları Hayal Perdesi’ne aittir. Kaynak göstererek alıntılanabilir. Yazıların sorumluluğu yazarlarına, reklamların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir..