Canlandıranlar ve Türkiye’de Canlandırma
HAYAL PERDESİ - Gündem 10.03.2014

Canlandıranlar ve Türkiye’de Canlandırma

Geçtiğimiz Cuma günü SAE Enstitüsünde Berat İlk ile “Canlandıranlar ve Türkiye’de Canlandırma” semineri yapıldı. Hayal Perdesi olarak biz de bu iddialı başlık altında yapılan seminere katıldık. Seminerden bahsetmeden önce Berat İlk’ten bahsetmekte fayda olabilir. Berat İlk animasyon sanatçısı, yönetmeni aynı zamanda yapımcısıdır. Anima’nın kurucu ortaklarından olan Berat İlk, yüze yakın animasyon reklam filminde görev almıştır. Bunun yanında İstanbul Avrupa Kültür Başkenti etkinlikleri çerçevesinde, İstanbul Bilgi Üniversitesi VCD Bölümü ortaklığıyla Canlandıranlar Yetenek Kampı’nı hayata geçirdi. Her yıl tekrar eden yetenek kampının yanı sıra 2011 yılında Canlandıranlar Derneği’ni, 2012 yılında ASIFA Türkiye’yi kurdu. 2013 itibariyle hayat bulan Canlandıranlar Festivali’nin de başkanı olan Berat İlk animasyon konusunda da çeşitli kurumlarda dersler vermektedir.

Seminere geçmeden önce dikkatimi çeken konulardan birini belirtmek istiyorum. Berat İlk bu alanda hem zanaat bağlamında hem de teorik alanda çalışmalar yapmakta. Bunun en belirgin işareti olarak animasyon teknik terimlerinin her birini Türkçe kullanmaya dikkat etmesiydi. Bu konuda yapılmış edilmiş basılı bir çalışma yok. Bu konuda uğraştığı açık olan Berat İlk genel itibarı ile “animasyon” demiyor. Her seferinde “canlandırma” demeyi tercih ediyor. TDK güncel Türkçe sözlükte “canlandırma” karşılığında aşağıdaki tanımlar çıkıyor:

1. Canlandırmak işi: Küçük kafasında kendisini çağırtan ihtiyar kadının hayalini canlandırmaya çalışıyordu. -H. E. Adıvar.

2. ed. Kişileştirme.

3. Otel, tatil köyü vb. turistik yerlerde konukları eğlendirmek için çeşitli oyunlar, gösteriler yapma, animasyon.

4. sin. ve TV Tek tek resimleri veya hareketsiz cisimleri gösterim sırasında hareket duygusu verebilecek bir biçimde düzenleme ve filme aktarma işi, animasyon.

5. sin. ve TV Geçmiş bir olayın gelişmesini ve sonucunu aynı biçimde yansıtarak sunma.

Mesela bir başka kullandığı teknik terim ise “uç kare”. İngilizce animasyon karşılığı “key frame” olan bu kelime için güzel bir karşılık olmuş zannımca. Ben animasyon demeyi tercih eden birisi olarak Berat İlk’in bu bağlamda yaptığı çalışmalara katkı vermek gerektiğini düşünüyorum. Değerli bir çaba olarak not etmek istedim.

Türkiye’deki animasyon tarihi ile ilgili bilgiler veren Berat İlk ne yazık ki bu konuda bir arşiv olmadığını söyledi. Konu ile ilgili olarak bireysel çabalar ile yapılan birkaç literatür çalışması dışında herhangi bir kaynak olmadığını söyledi. Ülkemizin genel olarak arşiv kültürü ile ilgili olarak sıkıntılar yaşadığını anlattı. Bilenenler ışığında Türkiye’de animasyonun genel olarak reklam ile var olduğunu söyledi. 50’li yıllarda yapılan ama filmleri kaybolan bir “Nasrettin Hoca” filminden bahsetti. Film büyük emekler sonucunda oluşturulmuş ve 35mm banyo için Amerika’ya yollanmış. Bir daha haber alınamayan filmin akıbeti meçhul.

Berat İlk bahsettiği problemlerin ileride yaşanmaması için elinden geleni yaptığını anlattı. 2010 Kültür Başkenti etkinliklerinde hayata geçen proje “Canlandıranlar” her yaptığını kayıt altına alıyor. Konu ile ilgili olarak bazı videolar internet üzerinden paylaşılıyor. İlgilenenler buradan ciddi bilgi edinebilirler.      

(Sinan Sertel)

 

 

 

 

ARKADAŞINA GÖNDER:
Ad Soyad:
Email Adresiniz:
Arkadaş(lar)ınızın Email Adresi:

birden fazla email adresi yazacaksanız boşluk ile ayırmalısınız.
NOTUNUZ:
Bilim ve Sanat VakfıKüre YayınlarıKlasik Yayınlarıİstanbul Şehir Üniversitesi
Hayal Perdesi © 2010 - hayalperdesi@hayalperdesi.net Yayımlanan malzemenin bütün hakları Hayal Perdesi’ne aittir. Kaynak göstererek alıntılanabilir. Yazıların sorumluluğu yazarlarına, reklamların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir..