Tüketim Toplumu ve Burjuva Ahlâkı
HAYAL PERDESİ - Gündem 30.11.2017

Tüketim Toplumu ve Burjuva Ahlâkı

Televizyon için filmler çekerek yönetmenlik hayatına başlayan ve daha sonra sinemaya geçen Haneke, filmlerinde seyirciyi ürkütmeyi, silkelemeyi, rahatsız etmeyi amaçlar. Michael Haneke’nin filmleri, modern toplumda tüketime dayalı yaşamın ahlâki sonuçlarını gözler önüne serer. Yönetmen, toplumdaki yabancılaşmayı, amaçsız şiddetin sebep ve sonuçlarını incelerken, burjuva tavrına eleştiri getirir. Haneke filmlerinin şok edici olmasının nedeni, şiddeti göstermek yerine şiddetin soğuk ve karışık tanımlarını kullanıyor olmasıdır.  

Haneke filmlerinin gücü, günlük hayat içerisinde her an, herhangi bir bireyin başına gelebilecek olayları yansıtmasından kaynaklanır. Ancak kamerasının gücüyle daha çarpıcı bir etki yaratır. Filmlerinde yıllar önce Dışavurumcu Alman Sineması’nda rastlanan biçimsel unsurları güncelleyerek kullanır. Yapay dekorların yanı sıra izleyicinin olaya ortasından dâhil olduğu diyaloglar ve erkenden kesilerek seyircinin düşüncelerine bırakılan sahneler, olabildiğince uzun sekanslar, detay çekimler ve “fade out” olarak adlandırılan karartmalarla sağlanan sahneler arası geçişler yabancılaşma etkisini güçlendirir. (Gizem Şimşek)
 
 
(Yazının tamamını Hayal Perdesi’nin 61. sayısında okuyabilirsiniz.)
ARKADAŞINA GÖNDER:
Ad Soyad:
Email Adresiniz:
Arkadaş(lar)ınızın Email Adresi:

birden fazla email adresi yazacaksanız boşluk ile ayırmalısınız.
NOTUNUZ:
Bilim ve Sanat VakfıKüre YayınlarıKlasik Yayınlarıİstanbul Şehir Üniversitesi
Hayal Perdesi © 2010 - hayalperdesi@hayalperdesi.net Yayımlanan malzemenin bütün hakları Hayal Perdesi’ne aittir. Kaynak göstererek alıntılanabilir. Yazıların sorumluluğu yazarlarına, reklamların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir..