Sinema tarihi boyunca seri katil filmlerinin üretimi ve tüketimi konusunda gösterilen yoğun ilgi, anormal ve bilinmeze duyulan merakla ilişkili olduğu kadar basit teknik bir sebebe dayanır. Seri katil anlatısı sinemada güçlü bir dramatik yapı kurmaya el verir. Katilin nasıl sunulduğu, dramatik yapıyı kuvvetlendiren en önemli etken olur. Türü içinde bugüne kadar izlediğimiz pek çok iyi filmin karakterlerinde benzer bir tavır bulmak mümkün. Kamera kullanımı ve mizansen, katilin psikolojik ve davranışsal normal dışılığını (Fritz Lang’ın Hans Beckert’inden Hannibal Lecter’a kadar) sinematik anlamda yüceltir. Yapımcılığını David Fincher’ın üstlendiği, Netflix dizisi Mindhunter ise tam bu açıdan türe yeni bir soluk getiriyor. (Nesibe Sena Arslan)
(Yazının tamamını Hayal Perdesi’nin 61. sayısında okuyabilirsiniz.)