İlk gençliklerini Çavuşesku döneminde yaşamış ve Demir Perde’nin 1989’da yırtılmasıyla her iki zıt politik iklimi de tecrübe etmiş sanatçıların iki binlerden sonra eski rejime atıf yapan filmleriyle sinemada yeni bir akım doğdu: Romanya Yeni Dalgası. Böylece Yeni Dalga Rumen sineması Romanya’nın uzun yıllar içinde bulunduğu tarihsel koşullar ile toplumsal ve siyasi değişimleri, kara ve soğuk mizah, ironi ile absürdlük, yabancılaşma ve arada olma hali, çürük hesaplaşmalar, komünist geçmişle hesaplaşma, yeni bir hayata adaptasyonun sancıları gibi temalarla beyaz perdeye taşır. Fakat sinemanın diğer “dalgalarına” benzer şekilde Rumen Yeni Dalgası da her filmin yalnızca kendisinin manifestosu olması özelliğini korur.
Yeni Dalga Rumen Sinemasının ortak dinamiklerini bütünüyle taşıyan Bükreş’in Doğusu (A fost sau n-a fost?, 2006), Corneliu Porumboiu’nun ilk uzun metraj filmi, aynı zamanda yönetmenin kimliğini oluşturan bir öncü çalışma. Çavuşesku’nun şahsında komünist rejimi yıkan devrimde Bükreş’in doğusunda yer alan kendi kasabalarının tutumuna, devrimin bu kasabaya ulaşıp ulaşmadığına dair bir televizyon tartışmasını konu alan film, toplumsal unutkanlıklar ve hafızanın çarpıklıklarıyla beraber tarih anlatımının öznel tasvirlerden ibaret olduğunu gösterir. (Mehmed Işık)
(Yazının tamamını Hayal Perdesi’nin 54. sayısında okuyabilirsiniz.)