Söyleşi
Sıla Karakaya SÖYLEŞİ:Betül Durdu Sanat yönetmenliği dünyanın en güzel işi, sektörde de en problemli alanlardan. Başka birinin kafasından geçenleri tercüme etmeye gönüllü olmak lazım.
25.05.2016 Tasarımcı Yönetmenle Aynı Frekansta Olmalı
Sıla Karakaya, Amerikalı yönetmen Spike Lee’nin filmlerinde sanat yönetmenliğiyle başladığı kariyerine Türkiye’de devam ediyor. Yılmaz Erdoğan’ın Kelebeğin Rüyası, Alphan Eşeli’nin Sarıkamış: Eve Dönüş 1915 ve son olarak Can Evrenol’un Baskın projelerinde yapım tasarımcısı olarak görev alan Karakaya ile sanat yönetmenliği ve tasarımcılığı, kendine has çalışma yöntemleri ve yer aldığı projeler hakkında keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.

Sinemaya ilginiz nasıl başladı? Sanat yönetmeni olmaya nasıl karar verdiniz?
Okula başladığım gün bunu yapacağımı biliyordum. Sinemadan çok uzaklaşabileceğimi sanmıyordum. Ya oyuncu olacaktım ya tasarımcı. Tasarımla aramdakine ilk görüşte aşk diyebiliriz. Bunu yapmam gerekiyormuş. Bu işi kimseye yaranmak için yapamazsınız, öyle olsaydı mimarlığa devam ederdim. İşe başladığım zaman insanlar tuhaf olduğumu düşündüler. Çok iyi bir mimar olabilirdim. Ama dediğim gibi, sinemadan başka bir işle ilgilenme ihtimalim yokmuş.

Spike Lee ile çalışmaya nasıl başladınız?
Kendisi benim New York Üniversitesi Tisch School’dan hocam. Mezun olduğum sene stüdyo sanat yönetmenleri ve görüntü yönetmenleriyle değil de kendi öğrencileriyle film çekmeye karar verdi. Onun muhalif bir tavrı vardır. Benim için büyük şans mezun olur olmaz hocamla çalışmak. Okuldan cuma mezun oldum, pazartesi çaycısı olarak gittiğimi düşündüğüm bir ofiste kendimi sanat yönetmeni olarak buldum.

Birçok projede yer aldınız. Hollywood’da sanat yönetmenliği size neler kazandırdı?
Tasarım eğitimi insanın aklından geçeni hayata geçirmesiyle ilgili temel bir eğitim. Bunun hangi endüstri için olduğuyla ilgisi yok. Süreç ve hikâyenin işleyişi aynı. Bu işte en küçük bütçeli kısa filmden reklama kadar geniş bir skalada çalışıyorsunuz ki kostüm, sergi, müze, canın ne isterse yapabileceğin bir mecra. Amerika’da olmak sadece kendi aklımdan geçenleri değil, başka insanların fikirlerini de anlayıp gerçekleştirebilmek konusunda pratiklik kazandırdı.

Hollywood’da iş yaparken Türkiye’ye dönmenize sebep olan neydi?
 İki sebebi var bunun. Biri tatil yapmaya gelirken kendimi Sivas’ta, Böcek Film ile çalıştığımız Eve Dönüş: Sarıkamış 1915 (2013) filmini yaparken buldum. Ondan sonra da karşıma hep iyi insanlar çıktı. Temelli dönmem söz konusu değil, gidip geliyorum. Türkiye’de yaşamaya karar vermemin sebebi yurt dışında uzun süre tek başına yaşayınca burayı özlemem ve şu anda Türk sinemasının atılım yapıyor olması. Tam sırası diye düşünüyorum. Dünyada en iyi eğitim veren yerlerden birinden mezun olduktan sonra bunu kendime saklayamazdım. Burada olmak zorundayım.

 


Söyleşinin tamamını Hayal Perdesi'nin 52. sayısında okuyabilrsiniz.

 

ARKADAŞINA GÖNDER:
Ad Soyad:
Email Adresiniz:
Arkadaş(lar)ınızın Email Adresi:

birden fazla email adresi yazacaksanız boşluk ile ayırmalısınız.
NOTUNUZ:
Bilim ve Sanat VakfıKüre YayınlarıKlasik Yayınlarıİstanbul Şehir Üniversitesi
Hayal Perdesi © 2010 - hayalperdesi@hayalperdesi.net Yayımlanan malzemenin bütün hakları Hayal Perdesi’ne aittir. Kaynak göstererek alıntılanabilir. Yazıların sorumluluğu yazarlarına, reklamların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir..