Mahmut Fazıl Coşkun Uzak İhtimal (2009)’den sonra Mart ayında çekimlerine başlanacak olan Yozgat Blues’un hazırlığını sürdürüyor. İlk filmde olduğu gibi filmin senaryosunda Tarık Tufan’la birlikte çalışan yönetmen, Yozgat Blues’da anlaşılan ilk filmine benzer bir atmosferin peşinden gideceğe benziyor.
İstanbul Film Festivali’nin “Köprüde Buluşmalar” bölümünden senaryo destek ödülünü kazanan proje, sonrasında Saraybosna Film Festivali’nde de Cinelink bölümünde Eurimages destek ödülüne layık görüldü. Türk-Alman ortaklığıyla çekilmesi plânlanan filmde, yönetmen taşrada berberlik yapan Sabri isimli bir karakterin şehre gelmiş bir kadın ve bir erkekten oluşan ve 1970’li yılların aranjmanlarını söyleyen bir müzik grubuyla hayatının değişmesini konu alıyor.
Filmin senaristlerinden Tarık Tufan, hikâyeyle ilgili şunları söylüyor: “Sabri bir berber kalfası. Filmde, taşradaki bir berber kalfasının hayattan beklentileri ve hayalleri ne olabilir, yeni hayallerle beklentiler birini ne kadar değiştirebilir, taşra atmosferinde bunu göreceğiz inşallah.” diyor ve ekliyor: “Taşraya gelen kadının hayattan başka beklentileri var, berber kalfasının da başka beklentileri… Neşe ve Yavuz iki şarkıcı karakter; Yavuz altmışlı yaşlarına gelmiş, Neşe otuz yaşlarında, bir dönem sevgili olmuşlar. On beş yıldır beraber şarkı söylüyorlar, yazları sahil kasabalarında kışları Anadolu’nun ücra taşrasına gidiyorlar. Aç kalmamak, biraz para kazanabilmek için müzikhollerde şarkı söylüyorlar. Yavuz uzun yıllar Almanya’da yaşamış, orada müzik eğitimi almış, yetmişli yıllarda biraz meşhur olmak kendini göstermek amacıyla Tanju Okan tadında Türkiye’ye gelmiş fakat beklediğini bulamamış. Sonunda müzikhollerde, ama bir taraftan da kuyruğu dik tutarak müzikalitesinden ödün vermemeye çalışarak şarkı söyleyen bir adam. Bir belediye kursunda müzik dersi verirken tanıştığı daha sonra sevgili olduğu ve on beş yıldır müzikhollere gittiği Neşe ile beraber yolları Yozgat’a, Yozgat Çamlık’taki bir müzikhole düşüyor ve berber kalfası Sabri ile tanışıyorlar.”
Merkezinde berber kalfasının yer alacağı hikâyede, filmin senaristlerinden Tarık Tufan’ın filmle ilgili görüşleri doğrultusunda, filmin sadece kalfa karakterine değil aynı zamanda müzisyenlerin hikâyelerine de yoğunlaşacağını tahmin etmek mümkün. Üç karakteri de aynı derinlikte vermek ve bunların öyküsü üzerinden genel bir izlek yakalamak zorlu bir süreç olsa da, Uzak İhtimal’de yakalanan başarıdan sonra Yozgat Blues’da da yönetmen benzer dertlerin ve hikâyelerin peşinden gidecek.