Söyleşi
Seçkin Akyıldız SÖYLEŞİ:Zeynep Turan "Bir filmde müzikten ziyade efektif durumların kullanılması beni çok daha fazla etkiliyor. Çünkü nerede güleceğini, heyecanlanacağını nerede duracağını sana bir müziğin dikte etmesi başka bir şey, o andaki görüntüyle gerçek sesin sana vereceği çok daha başka bir şey."
03.04.2014 “Proje ne kadar zorluysa o kadar keyif alıyorum”

Konya Selçuk Üniversitesi Makine Bölümü'nden mezun olduktan sonra sinemaya yönelmeye karar veren ve Güneşi Gördüm (2009), Newyork'ta Beş Minare (2010), Dilberin Sekiz Günü (2008), Vali (2009), Gecenin Kanatları (2009), Suskunlar, Merhamet gibi çok sayıda dizi ve film projesinde yer alan Seçkin Akyıldız ile elektronik müzikten sesçiliğe uzanan mesleki serüvenini, sinema ve dizi tecrübesini, Türkiye sinemasında ses sektörünün ne durumda olduğunu konuştuk.

Sinema serüveniniz nasıl başladı?

Aslında ilk tercihim değildi. Türkiye'de mesleki profesyonelliği ortaokulda, lisede yakalayamıyoruz maalesef. Üniversiteye girişimiz de sayısal oynamak gibi biraz; puanımız nereye yeterse oraya gidiyoruz. Ben de Konya Selçuk Üniversitesi Makine Bölümü'nü kazandım. Orayı bitirdikten sonra da o mesleği yapmak istemediğim için neler yapabilirim diye düşündüm. Müziğe ilgim vardı, müziği seviyordum. Babamın bir tanıdığı vasıtasıyla bir firmada çalışmaya başladım. Firmanın müzikle pek bir alâkası yoktu ama sinema sektörüne bu şekilde giriş yaptım. Sinemayı hep severdim; ilk izlediğim film Cesur Yürek (Braveheart, 1995) idi. Film izlemek için sinema salonlarına gidiyordum ama profesyonel olarak bu işi yapmak hiç aklıma gelmemişti. 2003'ten beri de sektördeyim.

Ses alanında yoğunlaşmaya nasıl karar verdiniz?

Dediğim gibi müzikle ilgiliydim. Babamın beni yönlendirdiği firmada zaten ses ile ilgili bir iş yapıyordum. Bununla bağlantılı olarak müzikle ilgili ne yapabilirim diye düşünüyordum. Fakat tamamen başka bir alana yönelmiş oldum; çalıştıkça da keyif aldım. Sonuçta hepimiz hayatı farklı şekilde algılıyoruz; kimimiz işitsel kimimiz görsel… Ben daha sonraları işitsel yönümün ağır bastığını fark ettim.

Müziğe olan ilginiz ne düzeyde?

Bizim dönemimizde enstrüman çalmaktan ziyade DJ'lik revaçtaydı. Ben de okul bittikten sonra daha çok elektronik müzikle ilgilenmek istedim. Setlerim, plâklarım, çeşitli koleksiyonlarım hâlâ duruyor.

Müziğin bir sesçi olarak size, mesleğinize bir katkısı oluyor mu peki?

Aslında dinamikleri biraz farklı; şu an yaptığım iş ''location sound'' olarak geçiyor. Benim setteki görevim diyalogları en temiz, en anlaşılır şekilde kaydetmek. Müzikte olay tamamen başka; hayal gücüne dayalı. Elektronik müziğin matematiği biraz farklıdır. İsim olarak baktığınızda ikisi de ses işi gibi görünüyor ama çok farklı işler aslında. Müzikten gelen birikimimin çok da faydası oldu diyemeyeceğim. Sinemada ses hakikaten bambaşka bir iş. Diyalogları kaydedersin, sahne atmosferine uygun olarak çeşitli efektler alırsın, daha sonra bunlar miksaja gider ve oradaki kişi sahnenin duygusuna göre bu kayıtları düzenler. Müzik kulağımın bu süreçte çok faydasını görmedim ama bir artıdır neticede, neden eksi olsun?

Bir film için ses aşaması ne zaman başlıyor?

Hangi ekiple çalışacağınıza karar verdiğiniz andan itibaren başlıyor aslında. Nasıl biriyle çalışmak istediğiniz de sizin tercihinize göre değişiyor. İlk aşamada iyi bir ekip seçmelisiniz. Daha sonra ses ekibiyle çalışılacak alanlara gidilip, ekip için problem yaratabilecek bir durum var mı kontrol etmelisiniz. Sahnenin duygusunu nasıl vereceğinize dair yapacağınız fikir alışverişleri çok önemli. 

(Söyleşinin tamamını Hayal Perdesi'nin 39. sayısından okumak için tıklayın.)


 

ARKADAŞINA GÖNDER:
Ad Soyad:
Email Adresiniz:
Arkadaş(lar)ınızın Email Adresi:

birden fazla email adresi yazacaksanız boşluk ile ayırmalısınız.
NOTUNUZ:
Bilim ve Sanat VakfıKüre YayınlarıKlasik Yayınlarıİstanbul Şehir Üniversitesi
Hayal Perdesi © 2010 - hayalperdesi@hayalperdesi.net Yayımlanan malzemenin bütün hakları Hayal Perdesi’ne aittir. Kaynak göstererek alıntılanabilir. Yazıların sorumluluğu yazarlarına, reklamların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir..