Hayal Perdesinin Gözünden
Türk Sineması Araştırmaları
01.02.2016 İftarlık Gazoz Nerede O Eski Gazozlar? Betül Durdu

 Komedi türünün günümüz Türk sinemasında tartışmalı da olsa altın çağını yaşadığı bir gerçek. Tüm zamanların en çok izlenen on Türk filminden sekizinin komedi olması türün nicelik yönünden ilerleme kaydettiğini bariz biçimde gösterse de nitelik açısından nerede durduğuna dair tartışmalar hala sürüyor. Çeşitli mecralarda fenomenleşmiş karakterlerin abartılı espriler üzerine kurulu ve altyapısı zayıf senaryolarla skeçvari biçimlerde sinema perdesinde artarak yer bulduğu günümüzde ise nitelikten bahsetmek gittikçe zorlaşıyor. Bu meseleler tartışıladursun tür içinde alternatif oluşturmaya çalışan yönetmenlerden Yüksel Aksu, daha önce Dondurmam Gaymak (2006) ve Entelköy Efeköy’e Karşı (2011) filmleriyle dikkatleri üzerine çekmeyi başarmıştı. Popüler komedi ürünlerinin sinema salonlarını tekeline henüz almaya başladığı zamanlarda yönetmenin iki filmi de gittikçe aynılaşmaya başlayan komedi türüne taze bir nefes sağlamıştı.

 
Yüksel Aksu, konvansiyonel sinemanın imkânlarını kullanarak anlattığı politik mizah içerikli yerel hikâyelerine son filmi İftarlık Gazoz ile kaldığı yerden devam ediyor. Dondurmam Gaymak’ta izlediğimiz kapitalizme karşı ayakta kalmaya çalışan esnafın mücadelesine Cem Yılmaz’ın canlandırdığı Gazozcu Cibar Kemal karakteriyle İftarlık Gazoz’da da yer vererek kendi mücadeleci tavrından şaşmadığını yeniden gösterdi. Ancak bu kez yetmişlerin nostaljisiyle seksenlerin travmasını bir arada vermeye çalışırken mizahın da dramın da dozunu tutturamayan film, yönetmenin diğer yapımlarına nazaran ne yazık ki daha zayıf bir görünüm sergiliyor. Bel altı esprilere alıştırılmış sinema seyircisinin beklentilerini karşılama konusundaki iddiasızlığına rağmen İftarlık Gazoz’da komedi unsuru filmin bütününe sirayet edemeden parçalanmış bir hal alıyor.
 
İftarlık Gazoz’da yönetmen, yetmişlerden seksenlere doğru uzanan süreçte gazozcu çırağı küçük Âdem’in oruç ve dolayısıyla inanç kavramı çerçevesinde olgunlaşma hikâyesini iyi-kötü sınırlarının keskin olmadığı, naif bir geçmişten yola çıkarak oluşturuyor. Yönetmenin geçmiş tasavvurunda farklılıkların sınıf çatışması yaratacak kadar politize olmadığı, dinin yalnızca günlük hayat ritüeli olarak bir anlam ifade ettiği, nostaljik rüzgârlar esiyor. Hâl böyle olunca film, dönemin mahalle kültürünü insanların çelişkileriyle var olabildikleri zihni bir kaçış alanı olarak sunuyor.
 
Her konudan biraz bahsetme niyetindeki hikâye, “nerde o eski ramazanlar”dan, mahallenin iyi yürekli solcu delikanlılarına kadar dönem filmlerinin tüm klişelerine dört elle sarılıyor. Böylece klişelere yaslanan senaryoda gerek karakterlerin, gerek olayların nereden gelip nereye gittikleri tam bir muammaya dönüşüyor. Nefsini terbiye etmek, fakirin halinden anlamak için tutulan oruç ile filmin finalinde mağdurun kendi halinin anlaşılması için tutulan oruç arasında kurulan ilişki de hikâyenin öncesiyle sonrasını bağlamak adına senaryoda temellendirilemediği için yetersiz bir çaba olarak kalıyor. Filmin finaline büyük zaman sıçramalarıyla varma çabası ise senaryodaki karmaşayı daha da artırıyor ve çocuk Âdem ile yetişkin Âdem arasındaki mesafeyi açmaktan başka bir işe yaramıyor.
 
Yüksel Aksu, hem komik  hem de duygusal olsun derken İftarlık Gazoz’da seyri de kafası kadar karışık bir hikâye ile çıkıyor seyirci karşısına ve önceki filmlerinin etkisinde oluşan beklentiyi karşılayamıyor. Seyirciyi salondan ağlatarak çıkarmayı “amaçlayan” yönetmenin ajitasyona sığınması ise sürpriz değil, sadece kaçınılmaz bir hamle olarak kalıyor hafızalarda.
YORUM YAZ:
Ad Soyad:
Yorumunuz:
Kalan: (Sadece 600 karekter olabilir)
ARKADAŞINA GÖNDER:
Ad Soyad:
Email Adresiniz:
Arkadaş(lar)ınızın Email Adresi:

birden fazla email adresi yazacaksanız boşluk ile ayırmalısınız.
NOTUNUZ:
Bilim ve Sanat VakfıKüre YayınlarıKlasik Yayınlarıİstanbul Şehir Üniversitesi
Hayal Perdesi © 2010 - hayalperdesi@hayalperdesi.net Yayımlanan malzemenin bütün hakları Hayal Perdesi’ne aittir. Kaynak göstererek alıntılanabilir. Yazıların sorumluluğu yazarlarına, reklamların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir..